Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde düzenlenen TÜBİTAK 2209-A projelerinin kapanış etkinliğinde, “İletişim Bilimlerinde Araştırma Tasarımı ve Bilimsel Proje Yazımı” konulu panel gerçekleşti. Moderatörlüğünü Prof. Dr. A. Aslı Sezgin Büyükalaca’nın üstlendiği panele Prof. Dr. Mutlu Binark ve Prof. Dr. Günseli Bayraktutan konuşmacı olarak katıldı.

Panel öncesinde, danışmanlıklarını Prof. Dr. Aslı Sezgin Büyükalaca’nın yaptığı, TÜBİTAK 2209-A desteği ile yürütülen iki projenin sonuç raporları paylaşıldı. Lisans öğrencileri Aleyna Taşçı, Yaren Keleş ve Dicle Deran tarafından sunulan “Medya Okuryazarı Olmayı Öğreniyor ve Öğretiyor muyuz? İlkokullarda Medya Okuryazarlığı Eğitiminde Mevcut Durum” başlıklı projede, ilkokul öğrencilerinin medya okuryazarlığında eğitim durumuna dikkat çekilerek, medya okuryazarlığı eğitiminin zorunlu ders haline getirilmesi gerektiği vurgulandı. “Ekomedya Okuryazarlığı: Deprem Sonrası Çevre Duyarlılığına Medya Aracılığı ile Dikkat Çekmek” başlıklı projeyi sunan lisans öğrencileri Meral Çelik, Duru Kadıoğlu ve Mihriban Dursun ise 6 Şubat depreminin çevresel etkilerine ve bu etkilerin ekomedya temelinde, medya aracılığı ile nasıl ele alındığına odaklandıklarını ifade etti.

Proje sunumlarının ardından panelistler Prof. Dr. Mutlu Binark ve Prof. Dr. Günseli Bayraktutan, İletişim Bilimleri’nde araştırma tasarımı ve bilimsel proje yazım süreçlerine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Binark, “Projelerde tutarlılık ve kavramsal çerçeve önemli”

Panelde konuşan Prof. Dr. Mutlu Binark, proje yazım sürecinde araştırmacının konuya bakış açısının başından sonuna dek tutarlı olması gerektiğine işaret etti. Binark, “Öncelikle, teoriyi pratiğe dökmemiz ve literatürü çok iyi analiz etmemiz gerekir. Araştırmanın kavramsal çerçevesini doğru kurmayız. Kavramların yerinde kullanılması ve yöntemin araştırma sorusuna uygun olmasına dikkat gösterilmelidir. Dolayısıyla, kuramsal ve kavramsal bakışla araştırma merakının ve aklımızdaki sorunun buluşması gerekiyor” diye konuştu.      

Proje başvurularındaki formların yalnızca bürokratik bir süreç olmadığını belirten Binark, aynı zamanda bu formların araştırmacıların kendilerini ifade ettiği önemli bir araç olduğunun da altını çizdi.

Bayraktutan, “Proje yapmak teknik bir süreçtir”

Proje yapmanın teknik bir süreç olduğunun altını çizen Prof. Dr. Günseli Bayraktutan ise araştırma sürecinin yalnızca bireysel bir yolculuk olmadığını, aynı zamanda toplumsal kurumların gelişimi için de bir fırsat olduğunu dile getirdi. Bayraktutan, “TÜBİTAK desteği ile yürütülen çalışmalar, araştırmaların daha etkin sürdürülmesini sağlıyor. Ayrıca, bu projeler ile kişiler ve gruplar bir araya gelerek sosyal sermayesini de artırıyor. Araştırma yapmanın maddi ve zaman kaynağı açısından zorlukları olsa da bu süreç hem bireysel hem kurumsal gelişimimize katkı sağlıyor” dedi.

Araştırma sürecinde literatür taramasının projeler için önemini vurgulayan Bayraktutan, proje yazımında yapılan hatalara da değinerek yalnızca mevcut durumu tespit etmeye odaklı çalışmaların bilimsel gelişmeye katkı sunmayacağını ve projelerin araştırma ve geliştirme niteliği taşıması gerektiğini söyledi.

Panelin soru-cevap bölümünün ardından etkinlik sona erdi.